Bu zorlu Pandemi sürecini geçiren tüm EĞİTİM GÖNÜLLÜLERINE, ÖĞRENCİ VE VELİLERİMİZE İYİ TATILLER DİLİYORUM.
Yorgun bitkin gidislerim var benim...
Bu defa bitmek bilmeyen pandeminin verdiği yorgunluk, bıkkınlık, bitkinlik, bezginlik...
Umutla beklememe rağmen ardı arkasına sıralanan kurallar, kısıtlamalar, hayatımıza, özgürlüğümüze gelen okkalı bir şamar !
O şamar öyle bir indi ki neye uğradığımızı şaşırdık.
Öyle ki hepimizi evlerimize hapseden, toplumsal bir Izolasyon yaşatan ciddi bir yalnızlık ve sakin, az koşturmacanın olduğu yaşama iten Pandemi süreci, korku içerisinde geçen bir zaman dilimi...
Ha şimdi, ha yakında derken 31 ekim 2020 den bu yana düşmek bilmeyen corona sayıları ve tedbirleri ...
Ha bugün, ha yarın diye gün saydığım bir zaman...
Hatta o kadar umut dolu olan beni bile umutsuzluğa sokmayı beceren Corona!
Sonra birden , kendine gel, olmaz diye, silkelenip, kendimi toplayıp yeniden moral bulan ben !
Evde olmaktansa çalışmak iyidir diyerek, okulda 4 güne yükselttiğim işim de bu zorlu süreci en azından verimli bir şekilde geçirmemi sağladı, lakin bir o kadar da yordu !
Çocuklarla birlikte olmak, tam da en ihtiyaç duyulan zaman da onların temel eğitimlerini desteklemekten mutlu olsam da , arada enerji topladığım seyahetlerimin eksikliği , değil Hamburg bir dönem hamburg dan başka bir eyalete gidememenin verdiği sıkışıp kalmışlık duygusu, bu sene tatili daha bir iple çekmeme en büyük neden !
Bu sene gerçekten hak ettim dediğim bir tatil !
Bazen uygulanan kurallara "bu ne perhiz, bu ne lahana salatası" dediğim çooook oldu !
Ama eyalet ve devlet yönetim neyi istediyse o uygulandı!
Son zamanlar herkesin istediği 15-20 gün tam kapanma, ardındanda pandeminin azalmasıydı, hatta Almanya başbakanı Ilkbaharda 9 gün kapanmayı önerdi , "aman Allahım nasıl olur ! "diye , herkes kadına karşıt oldu, sonra geri çekti, bir de özür dileyerek !
Bu kadar uzatmak insanları daha çok zorladı, lakin herkes sus, pus , kimse bir şey diyemiyor, demeye de korkar olduk, bizi Corona aşısından önce , KORKUYLA aşıladılar.
Önce korktuk, sağlığımızı, sevdiklerimizi kaybetmekten, ölümden, sonra kabullendik, herşeye olur dedik, demeye mecbur bırakıldık, ses çıkardığında "sağcı" yada "komplo teori" grubu gibi gruplar katagorisine alındı insanlar.
Alman bir tanıdığım düşüncesini konuşamaz olduğunu, hemen damgayı yediğini söyledi.
Ne diyor Alman Anayasası 1.Maddesi
(1) İnsan onuru dokunulmazdır. Onlara saygı duymak ve onları korumak tüm devlet yetkililerinin görevidir.
Ne onur, ne özgürlük ...
Nerde ?
"Öyle bir geçer zaman ki..." sözü doğru, doğru olmasana , ama bu Pandemi kimini zorladı, kimini sarstı, kimini de yıktı geçti...
Bazısına da yaradığı doğru, azda olsa !
Hani bazıları herşeyde Türkiye'ye taş atıp muhalefet oluyor ya ...
Sadece Türkiye değil !
Görebilen DÜNYA devi Almanya'nın da nasıl sarsıldığını görür !
Almanya'da yoksulluk riski önemli ölçüde arttı.
*Kısa çalışma ödeneği nedeniyle maaş kaybı.
*Iş kaybı
*Siparişlerdeki düşüş
*Kepenkleri indiren işletmeler
Corona: Finansal olarak düşük vasıflı, bekar ebeveynleri, yaşlıları, serbest meslek sahiplerini ve göçmenleri etkiliyor,
Almanya'da giderek daha fazla hanenin mali sorunlarla karşı karşıya kalmasına neden oluyor.
Alman basınında göremeyiz, onlar bizde ki gibi magazinselleştirip sunmuyorlar, ama istatistikler açık net gösteriyor yaşananları.
Hatta sık karşılaştığımız evsizler, çöp toplayanlar, ücretsiz yiyecek ve kıyafet dağıtım yerlerinde gördüğümüz insanlar...
Parasızlıktan çocuğunun naylon çizmesini yapıştırma gereği duyan babalar...
Bakmakla görmek arasında fark var, herkes göremiyor maalesef!
O eski ALMANYA YOK MAALESEF!
Pandemi de de sınıfta kaldı
Biliyoruz bu Virus hep var olacak, binbir tür mutasyona da uğracak !
Inşallah şu bahsettikleri 4.dalga olmaz, ama bir söylenti varsa arkası geliyor, inşallah gelmez !
Çoğunluk aşı olunca kurtulacağız ümidiyle herkes aşıya koştu, ne yalan söyleyeyim hiç aşı taraftarı değilken, ben bile sanki mahalle baskısı yaşadım, uzunca bir süre düşünmenin ardından ve özgürlüğüme kavuşacakmışım düşüncesiyle Aşı oldum.
Şifa bulalım derken , inşallah şifayı kapmayız !
Yıllar sonra etkileri olmaması temennim.
Aşıyı oldum olmasına yine de korkuyorum, yalan değil !
Yakınlarda Astra Zeneca ile açıklama yapıldı, içinde 2/3 oranında olmaması gereken maddeleri temizlemeden piyasaya sürmüşler, 1/3 olması gereken madde varmış aşının içinde, yaaa nasıl diyor insan, Dr.lar, bilim adamları, biyologlar vs.herkes var üretimde böyle hat olur mu?
Oluyor işte !
Insan hayatı bu kadar değersiz mi dedirten cinsten.
Her neyse, son bölüme gelip toparlayayım...
Bir eğitimci olarak okulda " kapanma sürecini" çocuklara acil eğitim-bakım hizmeti sunarak yaşadım.
Yani Okular hep açıktı, kreşler gibi ve gelen çocuk sayısı hiç de az değildi, tabii öğretmenlerimizin online ders hazırlıkları, 2 yada 3 grup için, haftalık planları, ayrıca okuldaki çocuklar için hazırlanan planlar, biz de gün için yazışmalar bazen 5 en geç saat 6:30 da başlardı, arkası kesilmeyen e- Mailler cabası, eimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık.
Kendi adıma geleceğimiz çocuklar için verdikleri eğitim mücadelesinde tüm Öğretmenlerimize, tüm eğitimcilerimize, eğitim gönüllülerine ve uyum içerisinde öğrenme çabası gösteren öğrencilerimize sonsuz teşekkürler ediyorum.
Bu zorlu Pandemi sürecini geçiren tüm EĞİTİM GÖNÜLLÜLERINE, ÖĞRENCİ VE VELİLERİMİZE İYİ TATILLER DİLİYORUM.
Yeni eğitim dönemine bol enerji depolayarak, dinlenerek dönme temennisiyle...
Sağlıcakla kalın...


Kommentare
Kommentar veröffentlichen