Zaman yine su gibi akıp geçmiş...
Saatler, günler, haftalar, aylar derken bir de bakmışsınız seneler olmuş.
Son iki ay önce yazmışım,elbette yazmak istediğim anlar oldu, hatta yaşadığım olaylara anî reaksiyonla, hemen yazıya geçirmek istediğim anlar, anılar, olaylar, güzellikler, lakin ben konuşmaya başladığım gibi yazmaya da başlayınca hemen bitiremiyorum.
Zaman, dedim ya az önce, çokca zamana ihtiyacım oluyor, çünkü daldım mı, kimse kaldıramıyor başından, öyle derin yani.
Bu zaman zarfında çok güzel heyecanlar, mutluluklar, koşturmacalar yaşadım,hatta ailece de yaşadık, ama o konuları, yani seyahat anılarını tek tek konu almak istiyorum, çünkü oldukça fazla.
Bu yazımda konum "UCUZ INSANLAR" üzerine, hatta promosyon da diyebilirim!
Insanları sınıflandırmam, ayrıştırmam,herkese saygı çercevesinde, haz etmesem dahi normal davranırım ki, bu INSANÎ bir davranıştır,ama hadsiz olan,saygısız olan insanlara da asla tahammülüm yok!!!
Heeee ben yine haddimi bilir "edebim el vermez, edepsizlik etmeye" felsefesiyle davranırım.
Benim tek bir sınır noktam vardır ki, bilenler iyi bilir, kimse oraya değmesin, işte o zaman eyvah ki ne vah!!!
Insanlarla çalışanların, hangi sektörde olursa olsun, önce bir kadınla konuşmasını bilmeleri gerekiyor.
Blogumdaki yazılardan bir çoğunuz biliyordur,17 yıldır sivil toplum kuruluşunda gönüllü çalışan, yarı zamanlı ve de son 4 aydır seyahat alanında hizmet veren kendi işletmemizde çalışmakta olan bir kadınım.
Ama her alanda insanlarla çalışmaktayım.
Insan çalışması, iletişim önce saygıyla başlar, hoşgörü ile devam eder.
Elbet bizlerin de iyi yada kötü zamanları var, hep güleryüzlü olamayabiliriz.
Sevgiye hiç değinmiyorum bile "hiç kimse birbirini, sevmek zorunda değil" ama saygı göstermek zorunda.
Bir arkadaşımın Sponsor önerisi ile büyük bir etkinlik için semtimde işletmecisi değişen bir Cafeye gittik, genelde sponsorları kendi yakın çevremden, tanıdıklarımdan, yaptığımız işi bilen ve destekleyen insanlardan seçerim, bu defa yönetim kurulu üyemiz olan arkadaşın tavsiyesi ile gittik, "aman gitmez olaydım" dedim, ama iş işten geçti.
Daha konuya giremeden kibarca "müsaitseniz, size bir şey soracaktım" cümlemin ardından, bir söyle, bin ah işit misali küstahca bir konuşma, ardından benim hızlıca bitirdiğim bir dialog ve hadi iyi günler dileyerek sinirli bir tavırla uzaklaşmam.
Aradan 3 dk.sonra fark ettim, arkadaşımı orada bırakıp çekip gitmişim, o aradı ve mahcubiyetle ilk dediği "neydi o öyle,anlayamadım, gülergüzlü görünen insanın gerçek yüzü ", sorun değil, oldu bir defa ve bir daha TÖVBE, o mekana hiç bir şekilde gitmem, tüm aileye Veto verdim, biz gitmiyoruz ki, önceki sahibini yakından tanırdım alış veriş yapmasam bile, hal hatır sorardık birbirimize, mahalle esnaflığıdır, böyle olmalıdır da aslında , ama nerdeeeeeeeeeeee...
Bu olayın ardından "gözünü sevdiğimin" terimini kullanarak yine mahallemde esnaf olan, ilk açıldığı günden bu yana her zaman saygılı, efendi, güleryüzlü kişiliği ile kaliteli hizmet sunan Soul Kebabın sahibi Seyfi bey aklıma geldi ve hemen gidip bu davranışından, hizmetinden ötürü teşekkür etmek istedim, kendisi yoktu ,dönerimi aldım çıktım.

Eve geldiğimde tüm aileye en yakın zamanda akşam yemeğine oraya gidiyoruz dedim, planlayıp, gittik, hem yemeğimizi yedik,hem de kendisine teşekkür ettim.
Ben teşekkür ettikçe Seyfi bey de övgüden oluşan mahcubiyet ve tüm çalışanlarında dikkat ettiği unsurlar arasında saygı ve güleryüzün  çok önemli olduğunu dile getirmesi o müessesenin devamlılığını gösteriyor.
Bazı şeyler insana öğretilmez, o insanın karakterine hastır, istediği kadar farklı yansıtsın bir yerde patlak verir ve gerçek yüzünü gösterir, bizdeki olay gibi.
Ne var ki, uzatmaya gerek yok diye düşünenler var, doğru da, ama oraya giderken sivil toplum kuruluşu adına gitmek ve bu davranışı sivil toplum kuruluş temsilcisine diye aldığım için belki de daha da hassaslaştım.
Dernekçilik dilencilik gibi, kimi yerde!
O nedenle önce çevremden başlıyorum destek istemeye ve benden de isteyenler olduğunda veremesem de sonra inşallah diyor ya da hiç olmadı az olsun gönülden olsun diyorum, kimseyi terslemeden.

Seyfi bey ve gönlünde INSAN yatan tüm esnaflara şahsım ve Derneğimiz adına teşekkür ediyorum, bu benim rastladığım bir istisnaydı!
Çevremde tek bir telefonumla elinden gelen desteği yapan o kadar çok ticaretle uğraşan insan var ki, hepsine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

IYI KI VARSINIZ!!!

SAĞLICAKLA KALIN!!!





Kommentare

Beliebte Posts aus diesem Blog

Gurbet de dünyaya merhaba diyen, gurbetçi çocuğu iken yeniden ...

Beni bilen iyi bilir, bilmeyen de kendi gibi bilir ! Hz.Mevlana

IYILIĞİN TÜM DÜNYAYI KUŞATMASI DİLEĞİYLE ❤️