HAYIRLI RAMAZANLAR !!!
Bugün Ramazanın ilk günü, Allah yaptığımız ibadetlerimizi kabûl eylesin ve Oruç tutanlara kolaylıklar versin.
Bu ay sadece oruç tutmaktan ibaret değil biliyoruz, lakin tam manâsıyla Ramazanın ruhaniyetini yaşayabiliyormuyuz?
Başta aç olanın halini bir nebze olsa anlıyoruz, ben iftar sofrasında dualarımda "Rabbim sen kimseyi açlık ve susuzlukla imtihan etme" diyorum.
Zor gerçekten, sağlığı el veripte tutanlar için de, irade meselesi,amaçta bu ayda fakirin halini anlamak, ruhen ve bedenen dinlenmek, temizlenmek değil mi?
Sonuçta Ramazan da oruçlu iken daha çok Kurân okuyup, hatta Hatmedip, dua edip, çok zor işlerden bedenimizi alakoymuyormuyuz, midemizi günde 2 defa yemeye şartlayıp Kur yapmıyormuyuz.
Bu ayda bolca hayır yapıp,durumu olmayan insanlara yardım eli uzatıp,zekât ve fitrelerimizi verip, sevap toplama gayretine girmiyormuyuz.
Allah ın ayı olan Ramazanda daha mı bir iyilik, yardım, sevap peşinde koşuyoruz?
Sanki biraz öyle gibi, sizce?
Rabbim inşallah tuttuğumuz oruçlarımızı ve yaptığımız ibadetlerimizi kabûl eder, yapılan ibadet ve iyilikler sadece bir ayda sınırlı kalmaz.
Avrupayı refah seviyesi çoooook yüksek, zengin, herkesin çok rahatca bolluk içinde yaşadığı bir ülke olarak görmeyip, yaşadığınız mahalleden başlayarak, çevenize biraz daha kalp gözünüzle bakmanızı tavsiye ederim arkadaşlar!!!
Ve varsa ihtiyacı olan onlardan başlayın, el uzatın.
Gün geçmiyor ki bana telefon yada msj la ulaşıp , yardım çağrısında bulunulmuyor.
Ben de harekete geçip varsa yapabileceğim hem kendim, hem de çevreme yaptığım duyurularla yardım etmeye gayret gösteriyorum.Hatta bir arkadaşım Kızılay ı geçtik, kime yetişeceğiz diyor, haksız da değil belki, ama yine birilerine umut olmak, yüzlerinin gülmelerini sağlayabilmek güzel değil mi?
Inanın Almanyada da fakirliğin üst sınırında olan bir çok insan var ve bir de kaçak (illegal)yaşayan binlerce insan var, sokaklarda,evsiz, aç, işsiz yardıma ihtiyacı olan binlerce insan!!!
Yalnız yaşayan bir emeklinin aldığı maaş çoğu zaman buzdolabında margarin, süt,yumurta ve meyve olarak da muzu almaya yetebiliyor.Eti değil ama kıymayı belki ayda bir yiyebiliyor ve bu kişiler sosyal belgelerle yiyecek dağıtılan yerlerden ve aş evlerinden utandıkları için yararlanmıyorlar.
Evsize ev, işsize iş, ihtiyacı olana bir el uzatmak bu kadar kolayken bizler neden kendimizi iyilik yapmaktan bile alakoyar olmuşuz.
Şunu da bildirmek gerek biz çoğu kez yardım edileni tanımayız, ihtiyaç yerine ulaşır, ulaştıranı tanır, güveniriz, şahıs ya kısa bir not la yada gönderdiği bir fotografla teşekkür eder ve bize düşen görev biter.
Mülteci olarak Almanya ya gelen akabinde terkedilen bir çok çocuklu Kadın, kendi başına mücadele ediyor, ev çıkıyor verilen mobilya yardımı evi döşemeye yetmiyor, bakın etrafınıza ve komşularınıza, çevreniz de varsa böyle insanlar bu ramazan da birliği , beraberliği, kardeşliği bir tas çorbayı birlikte yudumlayarak yaşayın.
Peygamber efendimizin S.a.v. " Komşusu aç iken, kendisi tok yatan bizden değildir. " Hadis-i Şerifinden anlayacağımız gibi sünnet olan halkla iftar yaptığı gibi bizler de bu Ramazanda insanlara yurtluk yapalım.
"Insan insanın yurdu olmalı ." geçenlerde duyduğum bir söz, çok da doğru ama şimdiler de sanki pek yurt olamıyoruz.
Bu yazımı okuyanların içinden bazıları oooooo biz çok görüyoruz sonradan gelipte son model araba ,cep telefonu vs.kullananları diye konuştuklarını da duyar gibiyim,göz ve izam da biz de arkadaşlar kimin ihtiyacı olup olmadığını görebilirsiniz.Herkesi aynı kefeye de koymamak gerek.
Antika merağı olan ben 2.el pazarlara ayda bir kaç kez uğruyorum ve sizin çöpe attıklarınızı orda minnetle kapışan insanları görebilirsiniz.
Rahmeti bol olan bu ayda bolca sevap kazanmanızı,tüm ibadetlerinizin kabul olmasını diliyorum, diğer aylarda da bu ay edindiğimiz alışkanlıkların, iyiliklerin ,yardımların devam etmesini temenni ediyorum.
SELAM VE DUA ILE
HAYIRLI RAMAZANLAR
SAĞLIKLA HOŞCAKALIN...
Bugün Ramazanın ilk günü, Allah yaptığımız ibadetlerimizi kabûl eylesin ve Oruç tutanlara kolaylıklar versin.
Bu ay sadece oruç tutmaktan ibaret değil biliyoruz, lakin tam manâsıyla Ramazanın ruhaniyetini yaşayabiliyormuyuz?
Başta aç olanın halini bir nebze olsa anlıyoruz, ben iftar sofrasında dualarımda "Rabbim sen kimseyi açlık ve susuzlukla imtihan etme" diyorum.
Zor gerçekten, sağlığı el veripte tutanlar için de, irade meselesi,amaçta bu ayda fakirin halini anlamak, ruhen ve bedenen dinlenmek, temizlenmek değil mi?
Sonuçta Ramazan da oruçlu iken daha çok Kurân okuyup, hatta Hatmedip, dua edip, çok zor işlerden bedenimizi alakoymuyormuyuz, midemizi günde 2 defa yemeye şartlayıp Kur yapmıyormuyuz.
Bu ayda bolca hayır yapıp,durumu olmayan insanlara yardım eli uzatıp,zekât ve fitrelerimizi verip, sevap toplama gayretine girmiyormuyuz.
Allah ın ayı olan Ramazanda daha mı bir iyilik, yardım, sevap peşinde koşuyoruz?
Sanki biraz öyle gibi, sizce?
Rabbim inşallah tuttuğumuz oruçlarımızı ve yaptığımız ibadetlerimizi kabûl eder, yapılan ibadet ve iyilikler sadece bir ayda sınırlı kalmaz.
Avrupayı refah seviyesi çoooook yüksek, zengin, herkesin çok rahatca bolluk içinde yaşadığı bir ülke olarak görmeyip, yaşadığınız mahalleden başlayarak, çevenize biraz daha kalp gözünüzle bakmanızı tavsiye ederim arkadaşlar!!!
Ve varsa ihtiyacı olan onlardan başlayın, el uzatın.
Gün geçmiyor ki bana telefon yada msj la ulaşıp , yardım çağrısında bulunulmuyor.
Ben de harekete geçip varsa yapabileceğim hem kendim, hem de çevreme yaptığım duyurularla yardım etmeye gayret gösteriyorum.Hatta bir arkadaşım Kızılay ı geçtik, kime yetişeceğiz diyor, haksız da değil belki, ama yine birilerine umut olmak, yüzlerinin gülmelerini sağlayabilmek güzel değil mi?
Inanın Almanyada da fakirliğin üst sınırında olan bir çok insan var ve bir de kaçak (illegal)yaşayan binlerce insan var, sokaklarda,evsiz, aç, işsiz yardıma ihtiyacı olan binlerce insan!!!
Yalnız yaşayan bir emeklinin aldığı maaş çoğu zaman buzdolabında margarin, süt,yumurta ve meyve olarak da muzu almaya yetebiliyor.Eti değil ama kıymayı belki ayda bir yiyebiliyor ve bu kişiler sosyal belgelerle yiyecek dağıtılan yerlerden ve aş evlerinden utandıkları için yararlanmıyorlar.
Evsize ev, işsize iş, ihtiyacı olana bir el uzatmak bu kadar kolayken bizler neden kendimizi iyilik yapmaktan bile alakoyar olmuşuz.
Şunu da bildirmek gerek biz çoğu kez yardım edileni tanımayız, ihtiyaç yerine ulaşır, ulaştıranı tanır, güveniriz, şahıs ya kısa bir not la yada gönderdiği bir fotografla teşekkür eder ve bize düşen görev biter.
Mülteci olarak Almanya ya gelen akabinde terkedilen bir çok çocuklu Kadın, kendi başına mücadele ediyor, ev çıkıyor verilen mobilya yardımı evi döşemeye yetmiyor, bakın etrafınıza ve komşularınıza, çevreniz de varsa böyle insanlar bu ramazan da birliği , beraberliği, kardeşliği bir tas çorbayı birlikte yudumlayarak yaşayın.
Peygamber efendimizin S.a.v. " Komşusu aç iken, kendisi tok yatan bizden değildir. " Hadis-i Şerifinden anlayacağımız gibi sünnet olan halkla iftar yaptığı gibi bizler de bu Ramazanda insanlara yurtluk yapalım.
"Insan insanın yurdu olmalı ." geçenlerde duyduğum bir söz, çok da doğru ama şimdiler de sanki pek yurt olamıyoruz.
Bu yazımı okuyanların içinden bazıları oooooo biz çok görüyoruz sonradan gelipte son model araba ,cep telefonu vs.kullananları diye konuştuklarını da duyar gibiyim,göz ve izam da biz de arkadaşlar kimin ihtiyacı olup olmadığını görebilirsiniz.Herkesi aynı kefeye de koymamak gerek.
Antika merağı olan ben 2.el pazarlara ayda bir kaç kez uğruyorum ve sizin çöpe attıklarınızı orda minnetle kapışan insanları görebilirsiniz.
Rahmeti bol olan bu ayda bolca sevap kazanmanızı,tüm ibadetlerinizin kabul olmasını diliyorum, diğer aylarda da bu ay edindiğimiz alışkanlıkların, iyiliklerin ,yardımların devam etmesini temenni ediyorum.
SELAM VE DUA ILE
HAYIRLI RAMAZANLAR
SAĞLIKLA HOŞCAKALIN...
Kommentare
Kommentar veröffentlichen